Giriş
Antiviral hastalıklara karşı direnç, HIV/AID ve hepatit C gibi hastalıklar için oldukça kapsamlı şekilde belgelenmiştir. Bazı durumlarda, bu direnç enfekte eden virüste mevcuttur, ancak daha çok uzun süreli ilaç maruziyeti sonucu ortaya çıkmaktadır. Hem GC376'ya [1] hem de GS-441524'e [2] karşı direnç, doğal yollarla edinilmiş FIP'li kedilerde de görülmüştür. Direnç, viral genomun antiviral ilacın hedef noktalarını içeren bölgelerdeki mutasyonlardan kaynaklanmaktadır. Örneğin, GC376'ya dirençli bir kediden alınan FIPV izolatının proteazında (3CLpro) çeşitli amino asit değişiklikleri (N25S, A252S veya K260 N) saptanmıştır [3]. 3CLpro'daki N25S değişikliğinin doku kültürlerinde GC376'nın %50 inhibitör konsantrasyonunda 1,68 kat artış sağladığı bulunmuştur [3]. GC376'ya karşı direnç, ilk saha denemelerinde fark edilmesine rağmen, günümüzde henüz rapor edilmemiştir. GC376, FIP için popüler bir tedavi değildir ve oküler veya nörolojik FIP'li kediler için önerilmemektedir [1].
Ağustos 2021'de remdesivir, kedilerde FIP tedavisi için İngiltere'deki veteriner hekimler tarafından yasal olarak kullanılabilir hale gelmiştir. O zamandan beri birçok kedi ve yavru kedi tedavi edilmiş ve hala başarılı bir şekilde tedavi edilmektir. Her yeni formülasyonda olduğu gibi, deneyimle birlikte protokollerde bazı düzeltmeler yapılmaktadır ve İngiltere'de özel bir imalatçı tarafından oral GS-441524'ün (50 mg tablet) yakın zamanda piyasaya sürülmesi (Kasım 2021) göz önüne alındığında, bu makale FIP tedavisinde remdesivir ve GS-441524 kullanımı konusunda hekimlere destek olabilmek amacıyla hazırlanmıştır.
Son zamanlarda, geniş spektrumlu koronavirüs proteaz inhibitörü GC376 ve adenozin nükleozid analoğu GS-441524'ü araştıran antiviral çalışmalar neticesinde, birçok hastada sağkalım oranlarında artış ve iyileşme görülmüştür. Fakat bu antiviral tedavilerin veteriner hekimlikte kullanımı için henüz ruhsat verilmediğinden, reçete yazan hekimlerin bu tedavilere erişmesi şu anda büyük bir sorun teşkil etmektedir. Dolayısıyla, FIP'in tedavisi konusunda hala zorluklar yaşanmaktadır. Bu makalenin amacı, FIP tedavisinde kullanılan yöntemlerin son durumu hakkında bilgi vermektir. Ayrıca, günümüzde yaşanan insan pandemisinden dolayı koronavirüslere olan ilgi arttığı için, bu makalede SARS-CoV-2 pozitif olduğu tespit edilen evcil kediler hakkında da bilgi verilmektedir.
Kedi enfeksiyöz peritoniti (FIP), çoğunlukla küçük kedilerde görülen bulaşıcı bir hastalıktır. Bağırsaklarda çoğalan kedi enterik koronavirüsü, doku tropizmini enterositlerden makrofajlara dönüştüren son derece kritik bir mutasyona uğradığında ortaya çıkar. FIP virüsü daha sonra vücut içerisinde makrofajlarda hareket eder - Bu durum, Truva atı benzeri etki mekanizması şeklinde adlandırılabilir. Bu da enfeksiyonun yayılmasına ve kedi antikorları ile FIP viral antijenleri gibi immün komplekslerin depolanmasına bağlı olarak fibrinoid nekrotizan vaskülit ve serozit görülmesine neden olur.
Kaliforniya Üniversitesi, Davis, Veterinerlik Fakültesi'nden bilim insanları, feline infectious peritonitis veya FIP tedavilerini geliştirmek amacıyla yeni klinik çalışmalar başlattı ve şu anda UC Davis veterinerlik hastanesinde hasta kabulü devam etmektedir.
Kedi enfeksiyöz peritoniti (FIP) oldukça komplike ve tarihsel olarak ölümcül bir hastalıktır, ancak antiviral tedavilerde yaşanan son gelişmeler ile birlikte birçok potansiyel tedavi yöntemi de keşfedilmiştir. Yeni sayılabilecek bir tedavi olan ruhsatsız molnupiravir, şüpheli FIP vakalarında ilk basamak tedavi olarak ve GS-441524 ve/veya GC376 tedavisinden sonra FIP klinik bulguları devam eden veya nükseden kedileri iyileştirmek için kurtarma tedavisi olarak kullanılmaktadır.
Klinik bakımdan taşıdığı önem: Kedi enfeksiyöz peritoniti (FIP) kedilerde en önemli bulaşıcı hastalıklardan ve ölüm nedenlerinden biridir; özellikle 2 yaşından küçük genç kediler bu hastalığa karşı savunmasızdır. FIP'e kedi koronavirüsü (FCoV) neden olmaktadır. Veterinerlik hizmeti veren kurumlarda kedi ölümlerinin yaklaşık %0,3 ila %1,4'ünün FIP'den kaynaklandığı tahmin edilmektedir.
Bu makale, kedi hastalıkları uzmanlarından oluşan bir Geçici Çalışma Grubu tarafından 2022 AAFP/EveryCat Kedi Enfeksiyöz Peritoniti Tanısı Koyma Rehberi başlığıyla veteriner hekimlere FIP semptomları gösteren kedilere tanı koymada yardımcı olacak temel bilgileri sunmak amacıyla hazırlanmıştır.
Köpekte gençlik hastalığı, köpekler ve diğer karasal etoburlar için ciddi derecede ölümcül ve neredeyse tedavisi olmayan viral bir hastalıktır. Bu çalışma köpek gençlik hastalığını yeni bir yöntem ile tedavi etmeyi amaçladı. 10 ve 12 aylık, 31 ile 33 kg ağırlığında iki sağlıklı, erkek melez köpek hazırlandı. 1000 dozluk bir Newcastle hastalığı aşısı (Lastota tipi) 6 miligramlık normal salin içinde sulandırılıp 3 miligramı her bir köpeğin kafa kısmına enjekte edildi. 11 saat sonra, köpeklere anestezi verildi ve kan hacimlerinin %20’si alındı. Kan serumu ayrıştırıldı ve köpek gençlik hastalığı olduğu şüphelenilen köpekleri tedavi etmek için anti-Newcastle hastalığı aşı serumu (ANHAS) olarak kullanıldı.
Kedi koronavirüsünün (FCoV) yol açtığı kedi enfeksiyöz peritoniti (FIP) kedilerde yaygın rastlanan bir hastalıktır, tedavi edilmediğinde ölümcüldür ve halen yasal olarak etkin bir tedavisi bulunmamaktadır. Bu çalışmanın amacı spontan kedi enfeksiyöz peritonitine sahip kedilerde hayatta kalma oranı, klinik ve laboratuvar parametrelerinin gelişimi, viral yükler, anti-FCoV antikorlar, olumsuz etkiler gözlemlenerek oral tedavi ve aynı zamanda çok bileşenli Xraphconn® in vitro ilacının efikasitesini ve toksitesini değerlendirmektir.